Geç Kalmadan…
“Tedbir” dediğimiz olgu geniş bir anlam içerir ve bir şey olmadan, gerçekleşmeden; yıkıcı etkisi hiç olmasın ya da en az seviyede etki etsin diye alınır. Böylesi büyük bir felakette “Kademeli Tedbir” doğru olmadı, olmuyor maalesef…
Ortada acı ve çok sayıda örnekli gerçek de varken, şu evde kalma olayını (Virüsten etkilenmiş hasta ve yaşamını yitirenlerin sayısını beklemeksizin) hayata geçirmeliyiz kanımca…
Fatih Terim’in maçlar ertelenmeyip, sadece seyircisiz oynanmasıyla ilgili feryadını, kızgınlığını hatırlayın… Ve sonra ne olduğunu da… Haklı çıktı adam. “Siz maçları ertelemeyerek hayatlarımızla oynuyorsunuz” dedi; maçlar ertelenmedi ve şimdi testi pozitif çıktığı için tedavi görüyor. Yönetici Abdurrahim Albayrak da aynı şekilde hastanede. Fenerbahçeli bir futbolcu ile sağlıkçılardan birinde de koronavirüse rastlandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ulusa sesleniş programında, “Her türlü senaryoya karşı bütün hazırlıklarımız var” dedi. Peki ortada Çin örneği varken; İtalya, İspanya gibi acı tablo önümüzde duruyorken ve ülkemizde de periyodik olarak hasta ve ölü sayısı artıyorken; daha ne-niye bekleniyor ki?..
Yani tüm kötü senaryo gerçekleşiyor işte… En son açıklanan 3 bin 629 hasta, 75 ölüm… Belli ki bu rakamlar daha da artacak. Yani olacaklar olacak…Çok yüksek ihtimalle de geneli kapsayan sokağa çıkma yasağı gelecek.
Merak ediyorum; sokağa çıkma yasağına karşılık o “her türlü senaryoda” hastalık ve ölüm sayısı kaç olarak yazılı…